Destination & Route
Noktada
100
Blue Cruise in Turkey
Blue voyage in our country first started as an adventure journey with Cevat Şakir Kabaağaçlı and his friends in the mid-1900s in Bodrum and over the years, Blue Voyage has become an indispensable holiday concept. Muğla and Antalya provinces hold the most important routes of the Blue Voyage Routes with their geographical structures and unique natural beauties.
Between Bodrum and Datca
If we want to rank these Routes according to their starting ports and destinations, of course, it would not be wrong to start with Bodrum. On a Blue Cruise we plan to leave Bodrum, the Gulf of Gökova will welcome us.
There are North and East coves where we can anchor in Orak Island. The island, which has a pebbly beach, allows diving enthusiasts to do wall diving. The island has a bottom structure that you cannot imagine.
It consists of Göllü Island in the north and two small islands in the south, Küçük Ada, Zeytinli Island, Uzun Island and Martı Island, lined up side by side from north to south. It has an important place among the natural shelters of Gökova.
Çökertme Bay, which is between Kepçe Cape and Karaburun after passing the Big Mazi bays, is covered with island pine and olive groves. The main livelihood of the village Fishing is agriculture. During your blue voyage, the fish that have just come out of the nets will be waiting for you in Çökertme. There are restaurants serving Mediterranean cuisine in the bay, which generally has a sandy bottom and a shallow bottom structure.
It is located in the north east of the Seven Islands. It is surrounded by lush forests. At the bottom of the bay, there is a creek that spills into the sea. There are two family-run restaurants next to the Azmak. There is also access to Marmaris asphalt via a path of approximately 15 km.
The bay, which is closed to all weathers, acts as a complete shelter, at the bottom of the bay there is a creek, and there is also a restaurant right next to it. There is also a small pier in the bay. After reaching this pier by boat, taking walks and exploring the environment will add color to your Blue Voyage.
Historical background BC. Even though Ören, which is home to the ancient owner of KERAMOS dating back to 3000 BC, is not very suitable for anchoring, it is among the places that should not be missed with the steep stretch of the mountains to the sea and the panoramic structure it offers.
This historical port city, which has been a shelter for sailors for centuries, has been a safe harbor even in the roughest seas and has saved many lives. Today, the ancient city, whose excavations are being completed, has also become a frequent destination for blue cruise lovers. There is a wooden pier in the big harbor on the east side of this historical city. The ancient harbor, which also has a restaurant, taxi stand and gendarmerie station, has a charming atmosphere.
Located in the lush forests at the foot of the Cikin Mountain, the Bay has a wide beach. In addition, the walking path in the reeds will take you to the creek flowing into the bay. Two restaurants and markets in the bay serve blue cruise enthusiasts and guests who anchor here with their boats.
Bördübet Bay, which is one of the most beautiful and untouched bays in the surrounding area, has an environmentally friendly and harmonious hotel and camping area. As in almost all of the Bay Gökova, 1st degree natural protected area, any kind of construction is prohibited. It is our hope that it will always remain that way. The creek, which enters the forest from the sea, returns to the creek after a while. Yachts can enter a little inland, and smaller boats can go all the way into the creek. T
Entering from the west of Andızlı Cape to the south, the bay, forest and the sea will welcome you to your boat with a beauty that will be among the most beautiful during your blue voyage.
Değirmen Bükü, which is the largest bay of Gökova, includes Thief Bükü and Okluk Bay. This bay, where he lived on the Saldun Boro Kismetim boat until his death in 2005, and where the Mermaid statue was built in his memory, is an indispensable part of the Blue Voyage routes.
Starting from a high hill covered with pines to the west of Kargılı Cape, the bay narrows and stretches towards the west. Two creeks flow into the bay, which you must see during your blue cruise. When you cross the shore from your boat with a service boat, there is a very pleasant walking path.
Divan Burnu’nun kuzeydoğusunda, Palamutbükü(Baba Ada) Ada’sının kuzeyindedir. Deniz inanılmaz bir berraklıktadır. Kasabada her türlü ihtiyacınızı sağlayabileceğiniz market restoran çamaşırhane taksi hatta kargo şirketlerinin gezici araçları dahil bulunmaktadır.
İlçenin önünde doğuya bir yarımada uzanır. Bu yarımadanın kuzey ve güneyinde iki limanı vardır Datça’da Kuzey limanı; sahili kumsal olan, sığ bir plajdan oluşurken esas limanı, güney limanıdır. Küçük ve büyük teknelerin yanaşacağı uzunca bir rıhtım, alargada kalınabilecek alanlar ve güzel bir plajı bulunur. Plajın arka kısmında ise küçük bir gölet vardı
Yesilova Bay
Hisarönü Körfezi Muğla sahil şeridinde Datça yarımdasının devamında yer alır. Yarım adanın bu bölümü kuzey güney yönünde oldukça ince bir bel çizer. Öyle ki yakın geçmiş zamanda balık aşıran denilen bölge de Gökova denizinin Hisarönü körfezine taşımlar yaptığı yörenin yerlilerinden dinlenen hikayeler arasındadır. Körfez genelde koyları dışında dik yamaçların devrildiği tepeler ve uçurumlardan oluşur. Ayrıca orman örtüsü Datça dan sonra Yeşilova körfezine kadar daha yoğun bir hal alır. Bölgede ki alışveriş olanakları Selimiye de biz yatçılara daha uygun koşullar oluşturmaktadır. Ayrıca Orhaniye de Martı marinanın az ilerisinde bulunan Kız kumu Hisarönü körfezinin simgesi gibidir.
Bencik bükünün doğusunda yer alan ada akşam konaklamasına uygun bir demirleme alanıdır.
Hisarönü büyük bir plaj ile denize merhaba diyen köyün esas yerleşkesi biraz daha içerilerde bulunur. Karayolunun paralelinde bulunan ufak koylar sakin denizli günlerde biraz daha sakinlik arayan misafirler için gün içinde bir konaklama alanı oluşturabilecek niteliktedir
Bencik Koyunun sonlandığı bölge kuzeyinde Balık Aşıran dediğimiz Gökovanın denizinin kuzeyli havalarda adeta sesini duyabileceğiniz bir derinlikte içeri doğru usul usul uzanan kimi zaman genişleyen kimi zaman daralan denizi genelde sakin olan yemyeşil bir ormanla kaplı bir koydur.
Hisarönü körfezinin sembolü olan kız kumu ülkemizin Gel git çekilme ve kabarmalarında su üstünde kalan ya da bir metreye kadar suya gömülen adeta denizin üstünde yürüdüğünüz bir kumuldur. Yakınlarında ki Kale adası demirlemek için oldukça müsait bir adadır.
Turgut köyünün önünde bulunan çanak şeklinde ki koy denize girmek için güzel bir plaja ve üç tane restorana ev sahipliği yapar. Ayrıca yürüme mesafesinde olmasada taksi yardımıyla Turgut şelalesi mesire yerinide görebilirsiniz
Selimiye Köyü bölgenin alışveriş ve çeşitli ikmaller için en çok olanak sağlayan yerleşim yeridir. Köy merkezi denize sıfır konumlanmış restoran ve kafe barlar bulunmaktadır.
Kuzbükünün kuzeyinde bulunan ada temiz ve derin denizi en sıcak yaz günlerinde bile çok bunalmadan bir kaç saat mola verebilirsiniz. Ayrıca Koca adanın güneybatısında ki Germe koyundan 2.5 km ilk bir karayolu ile Bozburun merkeze ulaşabilirsiniz.
Koca adanın doğusunda bulunan Kameriye adası ana karaya paralel dar bir boğaz ile Selimiye istikametine doğru uzanır. Ada da bulunan erken Bizans dönemine ait tarihi kalıntılar günümüze kadar ulaşmıştır. Bu kalıntıların hemen altında bulunan ufak bir plaj vardır.Günübirlik tur teknelerinin çekildiği akşamüstü saatlerinde sakin havalarda konaklanabilecek güzelliktedir.
Hisarönü Körfezinin güney yakasında ki ilk koydur. Her türlü hava koşulunda konaklayabilirsiniz. Geneli kum olan dip yapısında koyun güney tarafında ufak teknelerinin bulunduğu bir iskele ve plaj bulunmaktadır. Sabah saatlerinde burada ekmek yapıp satan ve balıkçılık yapan aileler vardır.
Kocabahçe Koyu derin bir koydur. Koyun sonuna geldiğinizde denizle buluşan bir azmak ve yanıbaşında bir restoran bulunur. koyun bu alanı sığdır ve sert havalarda arkasına ki dağdan rüzgar kaçkınları alabilir. Denizi berrak yaz sıcaklarında bunalmadan gün geçirebileceğiniz çok güzel bir koydur.
Olağanüstü güzellikte olan koy batı tarafı dik kayaların uzanırken doğu tarafı ise çam ormanları ile çevrilidir. Büyüleyici bir denizi olan koy güneyli havalarda gece konaklamalarına müsaittir.
Yesilova Bay
The old name of the Gulf of Yeşilova is SÖMBEKİ, which is the old name of the current Simi Island, and the bay where Bozburun and Söğüt towns are located is an indispensable stopover point, through the customs gate in Bozburun, in order to get abroad on Blue Voyages where you will sail to the Greek islands. The cyan turquoise water on the side of the Red Island facing Kilseli will be one of the unforgettable moments of your Blue Cruise vacation at the first moment you see it.
Körfezin Hisarönü körfezinden girişinde Atabol Burnu’nun hemen doğusunda, kuzeydoğuya uzanmış bir koydur. Orman dokusu Yeşilova körfezinin tamamına yakınında olduğu gibi kırık çalı ve makiliktir. Koyun suyu inanılmaz bir temizliktedir. Kara ulaşımı yoktur. Issız ve bakir bir koydur.
Tek tük ağacın bulunduğu koy genel manada makiliktir. Kara ulaşımı yoktur. Bakirliğini muhafaza eden koy güneyli havalara karşı korunaksızdır. Koyun en önemli özelliği Kekik kokusu tüm koyda buram buram duyulacak kadar yoğundur.
Türkiye’nin en korunaklı limanlarından biri olan Serçe Limanı Bozburun Yarımadası’nın güneyinde, Rodos’un tam karşısında bulunmaktadır. Serçe Limanı’nın ağzı uzaktan belli bile olmaz. İki tarafından yüksek burunlar çıkan ve yaklaşınca denize dik inen burunlar arasında bulunan geçit size iyice yaklaştığınızda açılıverir sanki. Serçe Limanında yapılan bir su altı araştırmalarında 11. yüzyıla ait batık bulunmuş. Batıkta bulunan mutelif eserler ise Bodrum Sualtı Müzesinde sergilenmektedir
Yeşilova körfezinin en uç en sapa noktası dediğimiz Söğüt te Gün batımını seyretmek inanılmazdır. Köyün 1 km kadar dışında Thyssanos Antik kenti bulunmaktadır. Saranda koyu köyün körfeze açılan kapısıdır. Bölge insanı Maviye yelken açan denizcilere misafir perver. Ayrıca ünü çok uzaklara taşınmış Ahtapotu en iyi ben yaparım diyen bir restorandı da denemenizi önerebiliriz
Loryma’nın tarihi 1412 yılına kadar uzanır. MÖ 395’te Atina donanması burada konaklamış, Knidos deniz savaşına buradan yönettiği bilinmektedir. Loryma Antik kent kalıntıları koyun giriş noktasında, hem ana karaya hem Rodos’a hâkim konumdaki tepelerin üzerinde mevcudiyetini halen korumaktadır. 120 metre uzunlukta ve 10 metre genişlikte ki kısım oldukça iyi durumdadır. Kale koyun girişini korumak için yapılmış gibi durmaktadır. Bugün ise biz Mavi Yolculuk tutkunlarının rotalarında hiç şüphesiz yer
Yeşilova Körfezi’nin güney batı ucunda yer alır güneyli havalara kapalıdır koyun ortasında da Oğlanboğuldu Adası yer alır. Denize baktığınızda dibi elinizle tutacakmış hissi ile başınızı döndürür. Öğleye doğru hafif esinti başlar bunaltıcı yaz sıcağı yerini ferah bir serine bırakır.
Ada boğazından Bozburun a doğru yol alırken antik Bizans döneminden kalma kilise ve tarihi mezar lahitlerinin de bulunduğu ağzı açık bir koydur. Bozburun a yaklaşık 1 Nm uzaktaki koy sunduğu panorama ile kendinizi dinleye birsiniz. Ayrıca denize girmek ve şnorkel yapmak içinde güzel sahneler verecektir.
Kızılada’nın güneydoğusunda olan koy bölgenin en çok yeşil dokuya sahip olan koyudur. Gece demirlemek için uygun olan koy erken saatlerde güneş ışınlarından kurtulur ve çok hoş bir akşamüstünü geceye bağlar.
Tarihi M.Ö. 2000 e uzanan Bozburun eski bir Karia şehridir. Tarihi kaynaklar , ‘Kum Halkı’ anlamına gelen ‘Larymna’ adıyla bilinen Bozburun’da hudut kapısı bulunmaktadır. Yunan adalarına gidecek tekneler giriş çıkış işlemlerini gerçekleştirilebilmektedir. Kasabanın temel geçimi adeta tekne, yat ve yat turizmidir. Balıkçı Kooperatifinin idaresindeki Bozburun limanına ikmal yapmak için her gün onlarca tekne yanaşır. Aklınızda bulunsun Kooperatifin balık tezgâhında ki ürünler hem inanılmaz taze hem
Yeşilova körfezinin çoğu insana göre Kilseli Adaya uzanan tarafı en çalıcı noktasıdır. Teknenizin sanki suda yüzdüğünü göremezsiniz su o kadar temizdir ki görünmez olur. Döküntü kayalıklar arasından Kilseli ada tarafına geçersiniz ve inanılmaz bir güzellikte demirleme sahasına ulaşırsınız Kızıl ada ormanlık yapıya sahip bölgenin ender yerlerindendir.
Değirmen Burnu’nun doğusunda Tavşan Bükü adasının her iki yönünden de büke yanaşıla bilinir. Kendine özgü bir dip yapısı bulunmakta ve izleyenleri büyülemektedir. Genellikle günlük tur teknelerinin tercihi olan koy güney rüzgârları hariç her havada korunaklıdır bu sebeple sesiz ve sakin akşam konaklamaları yapılır.
Marmaris
Köyceğiz ilçemize bağlı Ekincik kasabasına ait bu bakir koylara genelde uzun bir seyir sonrası ulaşırız. Ama inanın göreceğiniz yemyeşil çam ormanlarının masmavi denizle kucaklaştığı bu manzara ya değecek. Belki de ilk kez bir çam ağacının denizin için den çıktığını görecek ve şaşıracaksınız. Dalyan’dan kalkan tur teknelerinin akşamüstü bölgeden ayrılması ile uçsuz bir mavi ile baş başa kalmanın huzurunu yaşayacaksınız.
Bu ufacık kasabada ki basit ama bir o kadar da organik olan hayat dikkatinizden kaçmayacak eminiz. Geçtiğimiz yıllarda yapılan mendirek sayesinde Mavi Yolculuk yapan teknelerin yanaşma fırsatı yakaladığı kasabada marketinde alışveriş yaparken tekne personeli su ikmali yapabilir ve katı atıkları da limana bırakabilir
Dişibilmez burnunun içlerine sokulduğunuzda karşınıza çıkan çoğunlukla Mavi Yolculuk rotalarında transit seyir rotasında bulunmayan Aşı koyu seyir planı ve hava koşulları elverdiği ölçü de ziyaret edile bilinir. Koy mağaraları ufak adacıkları kumsalı ve denizin koyu mavi rengi ile inanılmaz bir panorama sunar
Dalyan dendiğinde hiç şüphesiz akla ilk gelen caretta caretta lar olacaktır. Sonrasında 11 km uzunluğa sahip uçsuz bucaksız İztuzu sahili ama inanın bu kadar değil. Ekincik’te demirlediğiniz de teknenize çağıracağınız kooperatif tekneleri ile yapılacak günü birlik veya yarım günlük Dalyan Kanalı turunda KAUNOS antik kentini, Kral mezarlarını, Sultaniye Kaplıcalarını ve Köyceğiz Gölünü görme fırsatını yakalayabilirsiniz
Bu ufak kasaba mükemmel temizlikteki denizi cıvıl cıvıl yaşanan hayatı ile mavi yolculuk esnasında çok kalabalık olmasın ama ufak tefek ihtiyaçlarımızı da temin edelim diyebileceğiniz her türlü tesise sahiptir. Marmaris in yanı başında olmasına rağmen halen bakir bir temizlikte olan koy yerel yönetimin deniz yapısını korumak için tonoz yerleri de mevcuttur. Geceyi bu tonozlarda geçirerek yemek sonrası kasaba da ki barlara gidebilirsiniz
Yüksek dağların gölgesinde, yeşille mavinin kardeş olduğu Kumlubük’te günlük tur teknelerinin geldiği saatlerin ardından erkenden kaybolan güneş mağrur bir sakinlik verir. Huzur dolar içiniz ve mavi yolculuğunuzun yarın ki rotası konuşulur
Eskiden balıkçı kasabası olan ilçe bugün turizm alanında ülkemizin en nadide köşesi olmuştur. Özellikle tekne kiralama ve Mavi yolculuk ile gelişen Yatçılık ilçe ekonomisinde önemli bir yere sahiptir. Bu bölgenin en büyük marinaları ilçeyi daha da önemli bir konuma taşırken mavi yolculuk tutkunları içinde bir serüvene ya başlangıç ya da bir bitiş noktası olarak hizmet vermektedir.
Günübirlik teknelerin programlarında ki koy kırık maki ve kısmı çam ormanı ile yeşili, denizin dip yapısındaki kum ile de turkuazı buluşturur. Koyun girişinde bulunan Fener Marmaris e hoş geldin der adeta bilenlere. Koyun girişindeki döküntü kayalar etrafında şnorkel yapmak epeyce keyiflidir
Kumsalı ile meşhur plaj tamamen büyük taneli kumlardan oluşuyor. Bu tür büyük kumlar bu bölgede pek az rastlanan cinsten. Çiftlik’te deniz her zaman inanılmaz parlak ve pırıltılı bir berraklıktadır. Koyun ortasında ki Çiftlik adası da madalyon gibi durmaktadır. Gün içinde Günübirlik tur teknelerin önemli bir uğrak yeri olan plaj akşamüstü ise huzur verici bir sessizliğe bürünür
Koy masmavi suyu ve plajının yanı sıra ismini aldığı GEBE KILISE kilisesi ile de büyüleyicidir. Kilise eski çağlarda hamile kalamayan kadınlara ibadethane olmuş. Kilisede rahibelerinin bu kadınlara yardım ettiğine inanılmaktadır.
Marmaris
Geçmişte "Kalimche" olarak bilinen Göcek, yakın tarihimize kadar krom madeni işletilen kasaba iken günümüzde 6 tane marinası bulunan yat turizmin en gözde ve popüler noktası olmuştur. Tabii ki bunu sağlayan bölgenin coğrafik yapısına ilaveten tabiat ananın olağan üstü cömert davranması ile koyları ve adaları saran Akdeniz’in berrak suları ve ona kucak açan yemyeşil kızılçam ormanlarına ek olarak civarda kurulmuş tarihi medeniyetlerin bıraktığı izler ile vazgeçilmez bir rota olmuştur.
Domuz adasının kuzeybatısına bakan yüzünde bulunan koy inanılmaz berrak bir denize ve kıyıdan yüzerek ulaşabileceğiniz bir deniz feneri batığına yüzmenize dahası denizin ortasında ayakta durup boy vermenize sağlayacak bazı yerleri taşlık genelde kum bir dip yapısına sahiptir.
Bedri Rahmi Eyüpoğlu'nun Halikarnas balıkçısı Cevat Şakir ve Azra Erat ile yaptığı ilk mavi yolculuk sırasında geldikleri Taşyaka koyunu 1971-74 arası teknesi ile uzun süreli konaklamalar yaptığı esnada çizdiği bu resim büyük balık figürünün içerisinde bulunan ahtapot, kalamar tarzı deniz canlılarının resmedilmesinden oluşmaktadır. Günümüzde halen sanki ilk günkü gibi yıpranmadan duran resmin hemen arkasında tatlı su kaynağı bulunmaktadır.
7 tane irili ufaklı adadan oluşan Yassıca Adaları bu bölgenin adeta simgesi olmuştur. Gün içinde özellikle sezon aylarında çok kalabalık olan Yassıcalar da akşamüstü günübirlik teknelerin gitmesinden sonra eşsiz bir sakinliğe bürünür tam bu sırada güneşin batışı çok güzel fotoğraflar verir sizlere
Cumhuriyet öncesi dönemde Kuzey Afrika'nın Anadolu ile ticaretinde önemli bir liman olan Sarsalaya zamanın gemileri yanaşmadan önce bulaşıcı hastalığı olan mürettebatını Tersane Adasında karantinada bırakırlardı. Ada iki önemli koydan oluşur. Bunlar Yaz Limanı ve Kış Limanı olarak adlandırılır. Kış limanında yöresel lezzetler sunan bir restoran mevcuttur. Yaz limanı ve adanın kuzey yamaçları ise inanılmaz bir berraklıktaki denize sahiptir.
Ada kısmen yerleşik mülkiyet bulunmaktadır. Ayrıca kıyı yapısı batı ve güney yönlerde çok fazla kıç kara olmaya müsait değildir. Kuzey bölümleri ise daha korunaklı ve konaklamaya müsaittir.
Ana karada bulunan koy iki tane restoran ve doğal su kaynağına sahiptir. Ayrıca Karia yürüyüş yolunun da geçtiği koyda Likya dönemine ait kaya mezarları bulunmaktadır. Balık kayasıda bu koyun kuzey yamacında bulunmaktadır
Dalaman havalimanına 15 dakika mesafede olan koy kara ulaşımı sayesinde önemli bir uğrak noktasıdır. Koyu çevreleyen yüksek dağlar koyun içerisinde mikro hava olaylarına sebebiyet verebilir. Ayrıca koya girerken batısında bir halk plajı ve kumsal bulunur. Plajın güney ucunda kara ulaşımını sağlamak için bir iskele taksi durağı ve Osmanlı döneminden kalma bir gümrük binası harabesi mevcuttur.
Koy Kuzey, Kuzey batı yönüne bakmaktadır. Berrak dip yapısı ile dik bir yamaca bağlanan teknenizin hemen yanı başında ufak bir plaj vardır. Plajın hemen arkasında yamaçta bulunan Mağara ve yaklaşık 1 km patika sonunda bulunan minik bir köy ve devamında inanılmaz bir sun set manzarası sizi bekliyor olacak.
Yavan su diye geçen Kapudağ yarımadasının son tarafında bulunan koyda bulunan iskele karaya çıkmanıza olanak verecektir. Bu esnada gördüğünüz yaban eşekleri ve keçilerinin size olan ilgisine ve elinizden bir şeyler yeme çabasına şaşıracaksınız. Koyun tek olumsuz yönü Gsm. şebekeleri biraz sorun çıkarabilir.
Koyda Likya dönemine ait hamam kalıntılarının yanı sıra Bizans dönemine ait birde manastır mevcuttur. Ayrıca koyun güneybatısında bir restoran bulunmaktadır. Günübirlik teknelerin akşamüstüne doğru gitmesi ayrıca öğle saatlerinde esen rüzgarın bitmesi ile büyüleyici bir günbatımı dinginliğine hazır olun
Domuz adasının Tersane adasına bakan kuzey kuzey doğu yönünde bulunan koydan ziyade adeta bir cebe benzeyen Kaptanın yerinde sizleri terkedilmiş ufak şirin bir ev karşılar. Genelde taşlık fakat çok berrak denize sahip bir plajı vardır. İnternet çekmesi açısından biraz problem yaşayabilirsiniz.
Tersane adasının batıya bakan yüzünde bulunur koyun ağzı tamamen kapalıdır.İçerisinde dingin bir su bulunur. Bir restoran bulunan koyda sizi Bizans döneminden kalma harabelerde vardır. Yaz başında koyun yamaçlarında bulunan adaçayı ve kekiklerin kokusu mutlaka dikkatinizi çekecektir.
Sıralıbük koyunun girişinde koyun güney ağzında bulunan bu ufak koy özellikle sert havalarda çok sakin olsa da koyun ufaklığı sebebiyle genelde gece kalmak için yer bulmak her seferinde pek mümkün olmaz.
Göceğin hemen karşısında bulunan adanın kuzeyinde bir plaj ve restorana sahiptir. Adanın Batı yüzünde de konaklamak mümkün olsa da güney ve doğu yönlerinde pek konaklama yapmak tercih edilmez.
Göcek'ten demir aldıktan sonra genellikle ilk uğrak noktanız olabilir. Dikkatinizden kaçmayacak olan şey kıyıda ki çam ağaçlarının denizin içinden çıkıyor olması olacaktır. Koyun en dip kısmında bir restoran mevcuttur. Her türlü havaya kapalı olan korunaklı bir koydur.
Göcek koylarından Marmaris istikametinde ki rotalara yelken açmayı planlıyorsanız genelde sabah rotasını kısaltabilmek adına ciddi avantaj sağlamaktadır. Soluğan olan havalarda biraz sallanmayı göze almanız gerekmektedir. Ancak şunu bilmeniz gerekir denizi gerçekten inanılmaz bir berraklıkta ışıl ışıldır.
Ana karada bulunan koy iki tane restoran ve doğal su kaynağına sahiptir. Ayrıca Karia yürüyüş yolunun da geçtiği koyda Likya dönemine ait kaya mezarları bulunmaktadır. Balık kayasıda bu koyun kuzey yamacında bulunmaktadır
Koyda Likya dönemine ait hamam kalıntılarının yanı sıra Bizans dönemine ait birde manastır mevcuttur. Ayrıca koyun güneybatısında bir restoran bulunmaktadır. Günübirlik teknelerin akşamüstüne doğru gitmesi ayrıca öğle saatlerinde esen rüzgarın bitmesi ile büyüleyici bir günbatımı dinginliğine hazır olun
Koy Göceğe en yakın koylardan biridir. Bu sebeple genelde tatilin son günü konaklamanız durumunda sabah ki havalimanı transferinde rahat edersiniz. Çok korunaklı her türlü havaya kapalı olan koyda çam ağaçlarının denize sarılması ve renklerini denize yansıtması gerçekten görülmeye değer.
Marmaris
Fethiye’nin tarihte bilinen en eski adı Meğri olarak bilinmektedir. Rumcada uzak diyar anlamına gelmektedir. Tarihi dokunun orman ve deniz ile taçlandığı inanılmaz coğrafyada başta yatçılık olmak üzere dalış, doğa sporları gibi çok çeşitli aktivitelere ev sahipliği yapmaktadır. Yatçıların çıkış limanı olan Fethiye aynı zamanda bir ara liman olarak yatçıların karada geçirdiği bir gün için Saklıkent kanyonu, Telmessos, Kadyanda, Tlos ve Levissi görülmesi gereken yerler arasında yer alır.
Fethiye limanından ayrıldıktan sonra ilk göreceğimiz ada Fethiye’ye 4 mil mesafededir. Tarihte Lagusa adası diye geçmektedir. Adanın kuzey kuzey doğusundaki koylar korunaklıdır. Gece konaklamalarında biraz sinek olabilir korunmanızda fayda vardır. 3.08.1953 te Fransa hava yollarına ait Beyrut seferini yapan bir uçağın motor arızası sonucu adanın yalnız 2 km güneyine batması bu sırada Kızıl Ada feneri bekçisinin olayı fark etmesi bir çok canın kurtulmasına yardımcı olmuştur
Çam ormanları ile çevrili koy boncuk mavi renkli denizi ile bu adı almıştır. Dip irili ufaklı taşlık ara ara kumluktur. Snorkel yapmak için ideal yapıdadır. Kara ulaşımı rahat olan koy unutulanların tedariki için taksi çağırabileceğiniz kadar Fethiye şehir merkezine yakındadır.
Gündüzleri yoğun bir şekilde günübirlik teknelerin uğrak yeri olan koy geceleri korunaklı ve sakin bir denize sahiptir.
Tarzan koyunun doğusunda olan Turunç pınarı koyun içinde plaj, otel ve restoran bulunduran bir tesise sahiptir. Öğle saatlerinde az da olsa soluğan alan koyun denizi genelde sakin ve konaklamaya müsaittir.
İblis burnunu dönmeden öncki son koydur. Tam ortasında Balaban adası, kuzey doğusunda Af kule manastırı bulunur. Koy sabah saatleri ve gün batımı dışında konaklama için konforlu değildir. Gün boyu soluğan alır. Kısa bir uğrak noktası olarak planlanması yerinde olacaktır
Gemiler Adası’nın tarihteki adı Aya Nikola'dır. Adada erken Hristiyanlık dönemi ve Bizans İmparatorluğu 'na ait kliseler ve sarnıçşardan oluşan önemli kalıntılar bulunmaktadır. Erken Hristiyanlık döneminde kaya köyde yaşayan ilk Hristiyanlar Rodos Şövalyelerinden korunmak için adaya yerleştikleri bilinmektedir. Gece konaklamak için korunaklıdır. Ayrıca gün batımını kaçırmamanızı önemle tavsiye ederiz.
Bektaş koyu olarak ta bilinen koyun güney tarafında bir iki teknenin konaklayacağı ufak bir koy saklıdır. Bu ufak koyun tam karlısında ise minik bir kumsal ve koya adını veren tatlı su kaynağı bulunmaktadır. Genelde gün içindeki soluğandan azda olsa etkilenen koy gün içinde hareketli olsa da geceleri sakin ve huzur doludur.
Dünyanın en güzel plajı seçilmiş olan Ölüdenizin doğusunda Belcekız plajı kuzey batısında ise dünya harikası bir Lagün bulunmaktadır. Konaklama için çok az korunaklı bağlama yeri olan bölgede kısa bir konaklama, deniz molası ve bu sırada Babadağ dan paraşüt ile atlayabilmenize olanak sağlanabilir.
350 metreye yükseklikteki sarp kayalık duvarlarla çevrili olan Vadi ismini, barındırdığı Kaplan kelebeği başta olmak üzere onlarca kelebek türüne ev sahipliği yaptığı için almıştır. Denizi ve doğası büyüleyici olan koy uzun süreli konaklamalar içim korunaklı olmasa da görülmeden geçilmemesi gereken doğa harikası bir manzaraya sahiptir.
Endemik bitki çeşitliliği ve denizi ile doğa harikası olan koy 200 metre uzunluğunda bir plaja sahiptir. Kısa bir deniz molası için konaklama yapılacak koy uzun süreli konaklamalar için konforlu değildir.
Marmaris
Likya uygarlığının uzun yıllar hakimiyetin de kalan Kalkan o döneme ait izleri halen yaşatmaktadır. Yüce dağının eteğinde bu şirin kasaba da mavi yolculuğunuz esnasında her türlü ikmali yapabilirsiniz. Geceyi geçirmek için Yeşilköy Koyu hem çok korunaklı olacaktır. Ayrıca sabah ve akşam suyu inanılmaz berraklıkta olan deniz sizi büyüleyecekir. Ancak özellikle hatırlatmak isteriz kıyının yapısı ve kayaların sivri yüzeyleri için mutlaka deniz ayakkabısı kullanmalısınız.
Tarihte ilk bilinen adı Habesos'tur. Karia ve Likya medeniyetlerinin kestim noktasındadır. Kaş tarih boyunca Büyük İskender ile başlayarak sırasıyla Roma ve Bizans İmparatorluklarının yönetimine girmiştir. Bizans Döneminde Piskoposluk merkezi lan kasaba Anadolu Selçuklu döneminde Andifli adını almıştır. Günümüzde rengarenk begonvillerle süslü caddeleri gündüzleri her türlü alışveriş ve kahve molalarına uğrak olurken geceleri ise cıvıl cıvıl bir Akdeniz akşamı sunar biz yatçılara
Kaş ile Kalkan arasında bulunan kanyonun ağzındaki bu plaj kanyondan gelen yer altı sularının deniz suyuna karışması ile serin bir suya sahip olan deniz turkuaz rengiyle büyüleyici diyebiliriz. Ancak çoğu zaman önünde demirlemeye izin vermeyecek kadar dalgalı olan kanyonun ağzı yinde güzel fotolar çekmek için rotanıza ekleyebilirsiniz.
Lilya dönemine ait Aperlai kentinin kalıntıları ve kral mezarları koyun kenarından suların içine kadar uzanmaktadır. Kara ulaşımı olmayan koy dingin ve berrak denizi ile sizlere iyi bir öğle molası için durak olacaktır.
Koyun ağzı açık denizden fark edemeyeceğiniz kadar labirenti andırır. Koyun içinde ise 4 tane büyük cep vardır. Dış denizde ki her türlü hava da koyun içinde sakin huzurlu bir gün geçirebilirsiniz.
Akdeniz'e yani açık denize üç tane kapıdan açılan bu kapalı denize sahip olan küçük balıkçı kasabasının bugün hala aynı özgünlükte kalmasını 1990 larda özel çevre koruma bölgesi ilan edilmesine borçluyuz. Kasabada temel ihtiyaçlarınızı sağlayabileceğiniz marketler bulunmaktadır. Yöreye özgü keçi boynuzu ve pekmezini mutlaka denemelisiniz.
Buz mavisini andıran deniz rengi, kıyıya yakın alanlarda ve suyun içinde ki kral mezarları ile başkaca örneği olmayan Kekova biz denizcileri her seferinde kucaklamakta ve yıldızları elinizle tutabileceğiniz Akdeniz akşamlarını yaşatmaktadır
Balkan savaşı sırasında Rauf Orbay komutasındaki Hamidiye Zıhlısı Akdenizde düşman donanmasını atlatarak bu koyda saklanmış arkalarından dolaşarak onları vurmuştur. Zıhlısın 2. kaptanı Fahri Engin Paşa koyun kuzeybatısında büyük bir kayaya çizdiği Türk bayrağı günümüze kadar ulaşmıştır.
Aşırlı adası ile Kisneli ada arasında bulunan Gökkaya Koyu ortasında irili ufaklı kayacıklardan oluşan adalardan oluşmaktadır. Ayrıca koyun kuzey tarafında Likya dönemine ait kalıntılar ve batıklar bulunmaktadır. Bölgede denize karışan yer altı su kaynakları suyun biraz daha serin bir hal almasını sağlamaktadır. Güney batı istimaketinizde ise bulunan ufak otantik bir bar akdeniz akşamlarınıza renk katmaktadır.
Asırlı adanın güney doğu yakasında bulunan mağara bot ve ufak tekneler ile rahatça içine girebileceğiniz yükseklik ve genişliktedir. Mağaranın içine girdiğinizde yüksek bir gubbe ve sol yanınıza doğru giderek daralan bir yapıdadır. Mağaranın içine girdiğiniz de suyun turkuazına hiç şüphemiz yok ki bayılacaksınız.
Çamlık koyunun kuzeyinde bulunan karşıdan baktığınızda farkedemiyeceğiniz kadar dar bir girişi olan koy içerilere girdikçe daha da daralır. Koyun en iç tarafında denize karışan tatlı su kaynağı su sıcaklığını normalden biraz daha serin tutmaktadır. Telefonların biraz zor çektiği koy da şansınız varsa sizden başka kimsenin olmadığı yalnızlığın zenginliğinde denize girebilirsiniz